{ "title": "Diş Minesi", "image": "https://www.disagrisi.gen.tr/images/dis-minesi.jpg", "date": "19.01.2024 22:35:04", "author": "Aybige", "article": [ { "article": "
Diş Minesi, Vücuttaki en sert maddedir. Doğal dişi en dıştan koruyucu bir katman olarak çevreler. İçinde sinir hücreleri olmadığı için duyarlı değildir. %97'si kalsiyum tuzlarından oluşur. Diş minesi altıgen \"apatit\" kristalleri şeklinde düzenlenmiştir. Minenin yapısına giren kalsiyum tuzları, organik diş maketi üzerinde yavaş yavaş çökelerek birikir ve kristalleşir. Bu birikme, ana rahminde iken başlar. Anne, gebelik süresince bazı ilaçlar alırsa ya da çocuk mine teşekkülü sırasında bir hastalık geçirirse mine birikimi aksaklığa uğrayabilir. O zaman dişler sarı, gri ya da kahverengi olur. Diş özü (Pulpa), dişin orta kısmına ve burada bulunan yumuşak dokuya verilen isimdir. Kökün ucuna kadar devam eder. Bu kısımda kan damarları yer alır. Bu damarlar sayesinde diş enfeksiyonundan korunur ve daima aktif halde olmasını sağlamaktadır.

Diş Minesi Yapısı

Diş minesi seramiklerden daha üstün bir yapıya sahiptir. Bol miktarda karbonat, magnezyum, sodyum, potasyum iyonları içeren diş minesindeki tuzların kristal yapısı, dişi basınca karşı daha dayanıklı yapmaktadır. Minenin temel birimi mine çubuğudur. Mine prizması denilen, çapı yaklaşık 4 um- 8 um uzunluğunda olan mine çubuğu, düzenli bir yapı içinde sıkıca bir araya getirilmiş bir hidrosiapatit kristalleri paketidir. Enine kesiti alındığında en güzel bir anahtar deliğine benzetilebilecek olan bu yapının üst kısmı veya başı dişin taç kısmına doğru ve alt kısmı ya da kuyruğu diş köküne doğru durmaktadır.

Diş Minesini Sağlam Yapan Özellik Nedir?

Dişlerin dayanıklılığı ve sağlamlığı ile bilinir. Uzun yıllar boyunca ezme, çiğneme, ısırma gibi pek çok yüksek basınca karşı direnç gerektiren konuda sürekli dişlerle kullanılır. Fakat buna rağmen dişler çok uzun süre dayanıklı kalır. Dişlerin dayanıklılığını diş minesi sağlar. Vücudun en sert ve en yoğun mineralleşmiş maddesi olan diş minesi, dentin sement be pulpa ile dişi oturtan dört ana dokudan biridir. Dişi en dıştan koruyucu bir katman olarak çevreleyen mine, içinde sinir hücreleri olmadığından, duyarlı değildir. Minenin bu özelliği Yüce Allah'ın kullarına bahşettiği büyük bir nimettir.

Diş Minesi ve Fluorid Uygulaması

Flor diş minesiyle gerçekleştirdiği kimyasal bağ ile dişin çürüğe karşı direncini artıran bir elementtir. Bu özelliğinden dolayı pek çok diş macununun yapısında da bulunur. Koruyucu tedavi olarak, hamilelik dönemi ya da bebeklikteki oral yolla verilen flor tabletlerinin diş çürüklerinin gelişimini önlemede yeterli olmadığını göstermiştir. Diş yüzeylerine topikal olarak flor uygulamasının çürüklere karşı direnç kazanmada oldukça etkili bir yöntem olduğu kanıtlanmıştır. Bu nedenle 3-6 aylık periodlarla topikal fluorid jelleri uygulanması, çocuğun ileriki yaşamında çürüklere karşı koruma sağlayacaktır.

Diş Minesine Neden Olan Çürükler

Ağızda görünen en önemli iki hastalık diş çürümeleri ve diş eti iltihaplanmasıdır. Diş minesi ve altındaki dentin tabakasının aşınmasına yol açan diş plağı oluşumu sebebiyle bu tabakalarda oyuklar meydana gelir ve dişler çürümeye başlar. Diş plağı, yiyecek artıklarının ve bakterilerin dişlerde ve diş etindeki birleştiği yerde oluşturduğu yapışkan ve renksiz bir tabakadır. Dişler düzenli bir şekilde temizlenmez, fırçalanmazsa bu biriken tabaka artmakla kalmayıp diş ve diş etlerinde temizlenmesi çok zor ve bakteri üreten kireçli bir tabaka halini almaktadır.

Diş Minesi Çatlağı ve Tedavisi Nasıl Yapılır?

Dişler her gün, yalnızca yemekten değil, çene sıkma ve gece diş gıcırdatma gibi nedenlerle de çok ciddi miktarda ısırma basıncına maruz kalır. Bazen de bu basınç, dişin çatlamasına neden olur. Bazı çatlaklar problem olmaz ve yıllar boyu herhangi bir sorun oluşturmadan var olurlar. Diğer çatlaklarsa, özellikle de dolgulara yakın olanlar, belli zaman sonra dişin bir parçasının kırılmasına neden olur. Çatlak bir diş bazen ağrı verir ve sıcak soğuğa karşı duyarlı olabilir. Bazense hiçbir sorun çıkarmayabilir. Çatlak dişi kırılmadan korumak ve bakteri ile enfeksiyondan izole etmek için çatlak dişin üzerine kuron yapılması önerilmektedir. Kuron çatlağı kaplar ve dişi koruyup güçlendirir.
" } ] }